Hepinize selamlar. Bugün sizlere Samipaşazade Sezai’nin yazdığı “Küçük Şeyler” ve L. Frank Baum'un yazdığı "Oz Büyücü" isimli kitapları inceliyorum. Umarım incelemelerim sizler için yararlı olur.
Küçük ŞeylerNe anlatıyor?
/ Benim düşüncelerim neler?
Küçük küçük
öykülerden oluşan “Küçük Şeyler” ; aşkı, üzüntüyü, acıyı ve mutluluğu bize
iliklerimize kadar hissettiriyor. Her ne kadar kısa bir kitap olsa da okurken
kimi yerlerde gözlerimin dolmasına engel olamadım.
Özellikle Pandomima isimli
öyküsü en sevdiğim ve en duygulandığım öyküsüydü.
İnsan ruhunun
derinliklerine inmeyi başarmış, gözlem yeteneğiyle bize insanların
karakterlerini en açık ve saf haliyle gösterebilmiş başarılı bir yazar
Samipaşazade Sezai. Beğenerek okuduğum kısa ama etkileyici bir kitaptı.
Bu kitaba
puanım: 8/10
Alıntılar
“Ah ne alçak
gönüllerimiz var. Nefrete neden olması gereken olayların sevgiyi öldürememesi
ne acıdır!”
Oz Büyücüsü
Ne
anlatıyor?
Dorothy, teyzesi ve amcasıyla beraber Kansas adında kırsal bir yerde
yaşıyordur. Küçük çiftliklerinde köpeği Toto ile mutlu mesut bir şekilde
yaşamaktadır. Günün birinde büyük bir fırtına kopar. Amcası ve teyzesi hemen
evin altındaki mahzene saklanır ama Dorothy ve Toto mahzene yetişemez ve evle
birlikte kasırgaya kapılırlar.
Kasırga
bittiğinde kendilerine gelen Dorothy ve Toto kendilerini oldukça farklı bir
yerde bulurlar. Bunun üzerine şaşırıp kalan bu ikili biraz sonra ise geldikleri
diyarın sihirli olduğunu öğrenirler. Eve geri dönmek isteyen bu ikili yardım
istediklerinde kendilerine sadece büyük bir büyücü olan Oz’un yardımcı
olabileceğini öğrenirler. Bunun üzerine Oz’un yaşadığı diyara doğru yol alırlar
ve bu yolculukta peşlerine daha farklı bir sürü varlık katılır. Yeni
arkadaşlıklar başlar ve bu arkadaşları zorlu bir sürü görev bekler.
Benim
düşüncelerim neler?
Çocuklar için daha çok görülse de aslında alttan alta verilen mesajlar ve
birçok alıntısı sayesinde her yaş kitlesine hitap ediyor “Oz Büyücüsü”.
Özellikle Korkuluk
ve Teneke Adam arasında geçen “Kalp mi Beyin mi?” sohbetinden bunu iyice
hissediyoruz. Beyni olmazsa kalbinin hiçbir işe yaramayacağını düşünen
Korkuluğa cevaben zihnin insana üzüntüden başka bir şey getirmeyeceğine, bunun
yerine her şeyi sevebilme gücü veren kalbin olmasının daha mantıklı olduğunu
söylüyor.
Dorothy ve
Toto’nun maceralarına ortak olan Korkuluk, Teneke Adam ve Korkak Aslan’ın da Oz’dan
birtakım istekleri vardır. Ama bu yolculuk boyunca aslında istedikleri şeylerin
kendi içlerinde olduklarını anlıyorlar. Buradan biz de okura düşen mesajı
alıyoruz. Sevgili okur, ne olursa olsun belki de istediğin şeye zaten kendi
içinde sahipsindir. Kendine acımasız davranma ve sahip olduklarının farkına
var. Çünkü sen, sen olduğun için çok ama çok güzelsin! :)
Okurken ilk
başta klasik ögelerle bezenmiş bir masal olduğunu düşünsem de daha sonrasında hikâyeye
karışan diğer yaratıklarla beraber bu fikrim değişti. Özellikle Kaya Adamları
çok ilgi çekici buldum.
Genel olarak
okuması zevkli ve yüze gülücükler konduran bir masaldı. Özellikle kötü bir
dönemden geçiyorsanız kalbinizi yumuşatacak ve iç huzurunuzu bulmanızı
sağlayacak bir öykü.
Bu kitaba
puanım: 8/10
Siz “Küçük
Şeyler” ve “Oz Büyücüsü” kitaplarını okudunuz mu? Okuduysanız sizin düşünceleriniz
neler?
İncelememi okuduğunuz için çok teşekkür ederim. Kendinize çok dikkat edin,
sağlıcakla kalın…
Alıntılar
“Başıma gelen korkunç bir şeydi; ama orada dikilip durduğum
bir yıl boyunca düşünecek zamanım oldu ve en büyük kaybımın kalbimi yitirmek
olduğunu anladım. Âşıkken dünyadaki en mutlu insan bendim, ama kalbi olmayan
biri âşık olamaz; bu yüzden Oz'dan bir kalp istemeye karar verdim.”
“ ‘Ne olursa olsun,’ dedi Korkuluk, ‘ben kalp değil beyin
istemeliyim; çünkü aptal biri kalbi olsa bile onunla ne yapacağını bilemez.’
‘Ben kalp almalıyım,’ diye karşılık verdi Teneke Adam, ‘çünkü
beyin insanı mutlu etmez, oysa mutluluk dünyadaki en güzel şeydir.’ ”
“ ‘Bana beyin veremez misin?’ diye sordu Korkuluk.
‘Buna ihtiyacın yok. Her gün yeni bir şey öğreniyorsun. Bir
bebeğin beyni vardır, ama fazla şey bilmez. Bilgiyi sağlayan tek şey deneyimdir
ve dünyada ne kadar uzun kalırsan o kadar deneyim elde edersin.’ “
Oz Büyücüsü'nü okumuştum. Dediğin gibi çocuk kitabı görünümlü ama hikayesi güzel bir kitaptı. Sen de çok güzel anlatmışsın. Küçük Şeyler'i sanırım lisede okudum. Tam emin değilim, unutmuşum. Alıntılar güzeldi :)
YanıtlaSilOz Büyücüsü çok tatlı bir kitaptı ya. Hikayesi gerçekten kaliteliydi ben beğendim. Küçük Şeyler zaten çok ayrı. Yorumun için çok teşekkür ederim. :)
Silİkisini de okumadım ama şu an ikisi de gözüme çok okunabilir göründü. :D
YanıtlaSilKesinlikle öneririm okuyun, okutun! :))
Silİki kitabı da beğenerek okumuştum. Bazı kitaplar çocuk kitabı gibi görünse de her yaşın alabileceği şeyler olabiliyor içinden.
YanıtlaSilKesinlikle öyle. Oz Büyücüsü de bunlardan bir tanesi. Yorumunuz için çok teşekkür ederim.
SilÖyle gerçekten. Çok tatlı, kalbi yumuşacık yapan bir kitap. İnsanın içinde bir yerlere dokunuyor. :))
YanıtlaSiloz büyücüsünü çok severim filmi de çok güzeeel :) öbürünü de alıp okuyum bu yazarın başka kitabını okudumdu :)
YanıtlaSilFilmini de izlemek lazım ya. Küçük Şeyler çok güzel kesinlikle okuuu! :)
Silİkisini de henüz okumadım ama merak ettiğim kitaplar. Yorumundan sonra hemen okumak istedim 😊
YanıtlaSilMutlaka okumalısın. Pişman olmayacağına inanıyorum ve şimdiden iyi okumalar diliyorum. :)
SilOz büyücüsünü çok merak ediyorum. Bu ay araya sıkıştırıp okumaya çalışacağım :)
YanıtlaSilKeyifli okumalar. Umarım beğenirsiniz. :)
Sil