Light Pink Pointer

16 Eylül 2021 Perşembe

Kalp Çarpıntısı | Kitap Yorumu

Hepinize selamlar. Bugün sizlere Alice Oseman’ın yazdığı “Kalp Çarpıntısı” isimli çizgi romanı yorumluyorum. Umarım bu incelememden hoşnut kalırsınız. Bu arada 1000Kitap hesabı açtım. Okuduğum kitapları, incelediğim kitapları, okuduğum ama incelemediğim, incelemeyi de düşünmediğim kitapları da dâhil olmak üzere ve daha nicesini oraya koyuyorum. Yeni açtım hesabı ama bundan sonra aktif olarak kullanmaya çalışacağım. 1000kitap hesabıma ulaşmak isterseniz buraya tıklayabilirsiniz. O zaman daha fazla uzatmadan incelememe geçeyim.

Ne anlatıyor?

Charlie Spring, eşcinsel olduğundan dolayı okulunda zorbalığa uğramış ve dışlanmış biridir. Oldukça zor zamanlar geçirmiştir ve yeni yeni toparlanıyordur.

Charlie erkek lisesine gidiyordur. Günün birinde aynı sınıfta olduğu ve kendisinden bir yaş büyük Nick Nelson ile tanışır. İlk başta sadece sıra arkadaşıdırlar ama daha sonrasında konuşa konuşa iyice samimi olurlar. Öyle ki Nick, Charlie’yi spor takımlarına davet eder ve daha da samimi olurlar.

Charlie, Nick’in eşcinsel olmadığından neredeyse emindir ama kendini bir anda Nick’e kapılmış halde buluverir. O kadar samimidirler ki çevrelerindeki herkes şaşırıp kalır.

Nick her ne kadar herkes tarafından eşcinsel olarak bilinmese de Nick de yavaş yavaş Charlie’den hoşlanmaya başladığını fark eder. Bunun üzerine Nick, kimliğini bulmaya çalışırken hem Charlie ile daha yakın olur hem de hayatının en mutlu dönemlerini yaşadığını fark eder. Bu hissettiği çok farklı bir duyguydu. Bu duygu aşktı.

Bu ikili hem birbirlerini daha yakından tanımaya çalışırken hem de Homofobiye karşı bir savaş başlatırlar. Baş koydukları bu yolda karşılarına çıkan engelleri aşıp ne olursa olsun ilerlemeye çalışan bu çiftin sevgisini, tutkularını ve güçlü duruşlarının nasıl da diğerlerine örnek oluşturduğunu okuyoruz.

Benim düşüncelerim neler?

Kitap eşcinsel karakterler içeriyor diye D&R ve Idefix gibi birkaç kitap satan kitap satış sitesinden kaldırıldı. Bu açıkçası benim canımı çok yaktı. Bir kadının bir erkeği sevmesi ile bir erkeğin bir erkeği sevmesi veya bir kadının bir kadını sevmesi arasında bana kalırsa hiçbir fark yok. Öncelikle insanların hayatlarının bizi ilgilendirmediğini bilmemiz gerek. Kimin kimi sevdiği, kimin hangi yönelime sahip olduğu bizi hiç alakadar etmez. İnsanlara saygı duymak zorundayız.

Birçok müşteri de “Çocuklara kötü örnek oluşturuyor.” “Siz nasıl eşcinsel kitapları satarsınız!” gibi tepkiler göstermişler. Öncelikle her çizgi romanın çocuk kitabı olmadığını öğrenmemiz gerekiyor. Bu bir genç yetişkin romanı. Bu yüzden de kimse bu esere “çocuk kitabı” diyemez. Bu tamamıyla müşterinin kendi bilgisizliğidir. Araştırıp çocuklara bu şekilde kitaplar alınması gerekir. Bunun hakkında ne yayınevi, ne yazar ne de satış siteleri bir şey yapabilir. Eşcinsellik kadar da normal bir şey yok ayrıca. Bu bir kimliktir. Siz nasıl kendi kimliğinize sahipseniz onlar da kendi kimliklerine sahipler. Kimsenin kimseye kimlik bunalımı yaşatmaya hakkı yoktur.

Bana kalırsa burada müşterilerin suçlu olduğu kadar yayınevleri de suçludur. Evet, yayınevleri genelde bu işin parasına bakıyorlar ama kitabı kaldıran yayınevlerinin adam akıllı bir açıklama yapıp kitabın satışına devam etmesi bana kalırsa daha güzel ve daha doğru olurdu. Açıkçası direkt olarak kitabı kaldırmaları beni çok üzdü. Bundan dolayı da kitabı kaldıran ve Homofobiye dolaylı yoldan ya da direkt olarak destekte bulunan bu tarz yayınevlerinden kitap almama kararı aldım. Belki benim kitap almamam onları çok etkilemez ama bir kişi bir kişidir. Bu kişi sayısının çoğalmasını umuyorum. Böylece bu tarz yerlere destek olmamış oluruz.

Biraz da kitabın kendisine değinelim. Kitap sadece eşcinsellikten değil aynı zamanda yeme bozukluğu ve kendine zarar verme gibi eğilimlere de değiniyor. Kısacası birçoğumuzda olan bu tarz toplumsal problemlere değinmesi bana kalırsa kitabın kalitesini artırıyor.

Kitap şu anda 3 ciltten ibaret. Ama devamı gelecek gibi duruyor. Üç cildin üçünü de bir günde bitirdim. O kadar akıcıydı ki elimden bırakamadım açıkçası. Okurken sürekli yüzümde bir gülücük oldu. Nick ve Charlie çok tatlılardı.

Kitapta sadece öpüşme sahneleri var. Yani öyle insanların abarttığı kötü içerikler içermiyor.

Saf, temiz ve çok tatlı bir aşkı okuyoruz bütün sayfalar boyunca. Açıkçası çok severek okuduğum bir eser oldu. Klasik bir işlenişi ve tahmin edilebilir bir olay örgüsü olsa da gerçekten eğlenerek ve içim yumuş yumuş olarak okudum.

Siz “Kalp Çarpıntısı”nı okudunuz mu? Sizin düşünceleriniz neler? Sizce “Kalp Çarpıntısı”nın Muzır Yayın ilan edilip sadece poşetlerle satılabilecek olması etik mi?

İncelememi okuduğunuz için çok teşekkür ederim. Kendinize çok iyi bakın, sağlıcakla kalın…

Bu kitaba puanım: 8/10

Bir önceki incelemelerim

Dorian Gray’in Portresi kitabına yaptığım incelemeye ulaşmak için buraya tıklayabilirsiniz.

Gurur ve Önyargı kitabına yaptığım incelemeye ulaşmak için buraya tıklayabilirsiniz.

 


3 yorum:

  1. Katılıyorum! Bırakın onu bunu "Kötü Çocuk" gibi bir Wattpad kitabının herhangi bir şekilde Muzır Yayın ilan edildiğini duymadım? İçeriği bu kadar berbat ve sürekli üstünde durulduğu üzere "Çocuklara uygun olmayan" bu kitabın satışı neden durdurulmadı? Hem de okur kitlesi ağırlıklı olarak 12 yaşken? Gerçekten anlayamıyorum...

    YanıtlaSil
  2. hımmm haklısın tabii ama son zamaanlarda filmlerde dizilerde romanlarda sürekli olarak eşcinsellik işleniyor, her yerde karşımıza çıkıyoo :) bu romana da dokuz veya on vermemişsin :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hoşuma gidiyor bu konuların işlenmesi. Topluma bu tarz kimliklerin anormal olmadığını anlatmak amacıyla oldukça yararlı olacağını düşünüyorum.
      8 vermemin sebebi klasik bir konusu ve tahmin edilebilir bir olay örgüsü olmasından oldu. Yine de çok güzel bir seriydi. Okumayı düşünürsen kesinlikle tavsiye ederim. :)

      Sil